Türkiye, daha önce gördüklerinden çok daha büyük bir felaketle karşı karşıya kaldı… Evet, büyük bir doğal afet yaşadık. Ama bu afetten vatandaşların dayanışması çıktı. Yıllar boyunca ailelerin var ettiği tüm maddi ve manevi değerleri büyük bir yıkıntıyla yerle bir oldu ve acının ana kaynağını oluşturdu!

Depreme dayanıklı olmayan yapıların oluşturduğu bölgelerimizde yaşanan bu felaketin ülkemizi ne denli çökerttiğini bir kez daha görmüş ve yaşamış olduk. Tamam! Büyük felaket yaşadık! Ama asıl yaşanan; Ülkemizin en önemli 10 ilin neredeyse yarısının yıkımıdır! Depreme dayanıklı yapılaşmanın olmadığı gerçeğinin görülmesidir! Yaşanan bu felaketin ardından 15 milyon vatandaşımızın evsiz, barksız, işsiz ve gelecek hayallerinden yoksun kalmasındadır! 30 bini aşkın insanımızın yaşamını kaybetmesidir! Yüz binlerce yaralı ve sakat kalan hemşerimiz, gencimiz, yaşlımız ve çocuklarımızın yaşam umutlarının yitirilmesidir! Anadolu’nun bu çaresizlik içerisinden bir an önce el birliğiyle çıkarılması temel düşüncemiz olmalıdır, yaralarımızın sarılmasıdır! Depremin üzerinden günler geçiyor, hale arama-kurtarma mücadelesi devam ediyor! Göçük altında kalanlara, dünyanın dört bir yanından gelen ekiplerle ulaşılmaya çalışılıyor! İş makinaları halen deprem bölgelerine sevk ediliyor, vardiyalı çalışmalar halen sürüyor!

Çadır ve Konteyner ihtiyaçları karşılanmaya devam ediyor! Türkiye’nin ve dünyanın dört bir yanından gelen gönüllüler canla-başla çalışmalarına devam ediyor! Geçici barınma alanları kuruldu, halende kurulmaya devam ediyor, ihtiyaç olan alanlara! Depremden kurtulanlar ve kurtaranlar, aç ve susuz bırakıldı? ‘Yaygarası’ yapanlara buradan deprem bölgesinden seslenmek istiyorum. Bu büyük felaketin yaralarını sarmak elbette kolay değil, bölgede olan bizler her şeyin farkındayız ve bizatihi yaşıyoruz. Elbette her şey dört dörtlük değil ama büyük bir çaba harcanıyor, mücadele veriliyor. Şahsen ben AFAD koordinasyon merkezi bölgesinde bulunuyorum. Gazetecilik mesleğimden ziyade yardımcı oluyorum her konuda vatandaşlarımıza! Çünkü burada eli iş tutana ihtiyaç var. Yüreği deprem bölgesi için atanlara ihtiyaç var. Erciyes Anadolu Holding gibi yardıma koşan binlerce insana bu zemheri soğuğunda sıcak yemek dağıtan kuruluşlara ihtiyaç var. Kayseri Büyükşehir Belediyesi başta olmak üzere ilçe belediyelerine ihtiyaç var. Develi kaymakamımız Mehmet Tunç gibilerine ihtiyaç var, Kayseri kalkınma Ajansı Genel sekreteri Ahmet Emin Kilci gibilere ihtiyaç var. Kayseri’den deprem bölgesine katkı sunan güzel yüreklere ihtiyaç var. Karşılıksız ülkesini ve milletini sevenlere gönüllülere ihtiyaç var. Burada kime ihtiyaç yok, durumdan nasıl vazife çıkartırım diye elini ovuşturan siyaset düşkünlerine ihtiyaç yok? Oturdukları yerden ahkâm kesenlere ihtiyaç yok? İlk günden sonra bölgede aşevleri kuruldu, sıcak çaya, çorbaya ve yemeğe ulaşıldı! Sahra hastaneleri kuruldu, yeterli sağlık hizmetini alınıyor vatandaşlarımız. Bizatihi ben ve yanımda bulunan bir arkadaşımla birlikte ilgilendik ve ülkemize yardım için gelmiş ancak hastalanmış Makedonyalı bir kişiyi hastaneye götürdük ve tedavisi en iyi şekilde yapıldı. Ayrıca gönüllü olarak bulunan çok sayıda sağlık elamanları da var. Milletimiz, şimdi el ele yaraları birlikte sarıyor! Bir gerçeğin altını çizmeliyim. Burada deprem bölgesinde, Türkiye’mizin her köşesinden yardım için gelen gönüllüler var. Yaşlısı-genci bu topraklarda kardeşçe barış içerisinde yaşamak istiyor. Savaşların olmadığı huzurlu bir dünya istiyorlar. Bu yaşanan acılardan ders çıkararak bu taleplerini dile getiriyorlar.

Doğulu-güney doğulu-Batılı-kuzeyli fark etmiyor kimle temas kurdum ise, herkesin ortak düşüncesi’ Barış ’içinde, Sağlıklı, depreme dayanıklı konutlarda yaşamak! Türkiye’nin ve dünyanın her tarafından gelen ve canla başla gece gündüz demeden-aç susuz çalışan büyük fedakarlıklar ortaya koyan gönüllülere şükran borçluyuz!

“…Kahramanmaraş’ta çok sayıda bina yıkılmış durumda, Depremin yıktığı bölgelerin ortak yanları aynı, acı ve gözyaşı. Binlerce yuva sönmüş durumda. Kriz merkezleri, arama- kurtarma çalışmalarına katkı sunmaya halen devam ediyorlar. Aktif olarak çalışan arama kurtarma ekibi sayısı ihtiyacı karşılıyor. Çünkü tüm dünyadan çok sayıda kadınlı-erkekli ekipler var bölgede. Tüm bu hususlara gereken özenin gösterildiğine bizatihi ben şahidim…”

Kayseri Valimiz Gökmen Çiçek başkanlığındaki tüm ekip, gece-gündüz demeden memleketimiz için Çalışıyor, AFAD Acil Yardım ve Koordinasyon merkezinde. Yaşananlar tabi ki çok acı! Biz, bu durumu el birliğiyle atlatmaya çalışıyoruz Buradan, yani Depremin vurduğu Kahramanmaraş’tan, acıların yaşandığı memleketimden herkese selamlarımı sunuyorum. Burada yaşanan acıları paylaştıkça bu anılar azalıyor. Depremin depresyonunu el birliğiyle atlatmaya çalışıyoruz. Allah’ım bir daha bu büyük millete yaşatmasın böylesi olumsuzlukları kalın sağlıcakla…