Sevgili Okurlar: TÜİK, 2024 Yoksulluk ve Yaşam Koşulları Araştırması’nın sonuçlarını geçtiğimiz günlerde yayımladı. Yıl boyunca Sürekli enflasyonu düşük göstermeye ve gizlemeye çalışan istatistik kurumu TÜİK, bazı ekonomik verileri gizleyememiş gibi görünüyor! Ya unuttular ya da vicdanen rahatsız oldular. Bazı istatistik Rapora göre ülkedeki derin yoksul sayısı her geçen gün artmakta ve 17 milyona ulaşmakta. Buna paralel olarakta tüm emekli vatandaşlarımızda umutsuzluğa düşmektedir. Yoksulluk çeken ve umutsuzluk yaşayanların oranı ise ülke nüfusunun yüzde 14’üne ulaşmış durumda. Her 100 kişiden 60’ı borcunu borçla ödüyor. Çoğu markete, manava gidemiyor, sağlıklı beslenemiyor. Kamu ve özel hastaneleri dolup taşıyor..Yüzde 5’lik mutlu azınlık ise milyonlarına milyon katarak toplam gelirin yüzde 30’na sahip olmuş son 23 yılda.
Servet büyümesindeki daha acı verici tablo ise şu: Yüzde 20’lik zengin kesim toplam gelirin yüzde 50’sini alırken kalan yüzde 80 ise gelirin öteki yarısını paylaşmak zorunda! Bu yüzden memura yüzde 11, emekliye yüzde 15, asgari ücrete yüzde 30 zam yapılırken vergilerdeki yüzde 45’i bulan yeniden değerlendirme oranlarına kimse şaşırmasın.
Hatırlayın.
2002 genel seçimleri yapıldı. AK Parti 365 milletvekili çıkararak tek başına iktidara geldi.
Ne demişti: AK Parti Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Erdoğan,Biz yola çıkarken 3Y ile mücadele dedik; yolsuzluk, yoksulluk ve yasaklar. Yolsuzluğa asla müsamaha göstermedik, göstermeyiz.
Ne oldu:”3 y söylemiyle iktidara gelen AK Parti’nin yıllardır çizdiği sosyal adaletsizlik tablosunun ana fikri, zengini daha zengin, fakiri daha fakir yapmak olmadımı?. Ülkenin bugünkü koşullarına baktığımızda bunu görmüyormuyuz? Maliye Bakanı Mehmet Şimşek de “ maliye bütçesinin toparlanmasını garibanın sırtına yüklemedimi doğal olarak!
Benden yazması…