SİYASET

“Refah düzeyi farkından dolayı Suriyeliler gönüllü gitmez”

İYİ Parti Genel Başkan Başdanışmanı ve GİK Üyesi Ali Demir, “Göç küresel bir sorundur. Gelişmiş dünya ülkeleri, göçleri düzenli olarak karşılarlar. Yani düzensiz göçü düzenli hale getirenler, onlar da ikamet ve vize rejimiyle başarılı ülkelerdir. Refah düzeyi farklı var.. Şimdi, Suriye’de bir memur 10 dolar alıyorsa, buradakiler gider mi? Dediler ki, öncü göçmen projesi; Bakın, refah düzeyi farklılığı gitmediği sürece Suriyeliler de gönüllü olarak gitmez” dedi.

İYİ Parti Genel Başkan Başdanışmanı ve GİK Üyesi Ali Demir, “Göç küresel bir sorundur. Gelişmiş dünya ülkeleri, göçleri düzenli olarak karşılarlar. Yani düzensiz göçü düzenli hale getirenler, onlar da ikamet ve vize rejimiyle başarılı ülkelerdir. Refah düzeyi farklı var.. Şimdi, Suriye’de bir memur 10 dolar alıyorsa, buradakiler gider mi? Dediler ki, öncü göçmen projesi; Bakın, refah düzeyi farklılığı gitmediği sürece Suriyeliler de gönüllü olarak gitmez” dedi.

İYİ Parti Genel Başkan Başdanışmanı ve GİK Üyesi Ali Demir Kayseradar ve Radyoradar ortak canlı yayınında ‘Siyasi Gündem’ programına katılarak Moderatör Duygu Sarınca’nın sorularını yanıtladı.

İYİ Parti Genel Başkan Başdanışmanı ve GİK Üyesi Ali Demir, Suriyeli sığınmacılarla ilgili açıklamalarda bulundu. Demir “Bunlar geçici koruma kapsamında olduğu için ilk önce bunlar alınacaktı. Gerek kabul merkezlerinde tutulacaktı. Sonra bunlara kimlik kartı verdiler. Eğitim, sağlık, çalışma. Bir sürü muhalefet var. Bakın, şu anda mevcut yasalar uygulansa, onlar burada kalmaz. Kaçak çalışıyorlar, ceza yok. Yani eğitim hakkından yararlanıyorlar, sağlık hakkından yararlanıyorlar. Ben Suriyeli olayım, kaçak olmam. Ben net konuşuyorum. Geçici koruma statüsüne girdin mi, her şeyden muafım. E-kampalardan da çıktılar. Türkiye’nin her bir yerine dağıldılar. Şimdi ne yapılmış? Toplu kalmışlar. Gelişmiş dünya ülkeleri şunu yaparlar: Göç küresel bir sorundur. Gelişmiş dünya ülkeleri, göçleri düzenli olarak karşılarlar. Yani düzensiz göçü düzenli hale getirenler, onlar da ikamet ve vize rejimiyle başarılı ülkelerdir. Refah düzeyi farklılığı. Şimdi, Suriye’de bir memur on dolar alıyorsa, buradakiler gider mi? Şimdi dediler ki, öncü göçmen projesi. Bakın, refah düzeyi farklılığı gitmediği sürece bunlar gönüllü gitmez” ifadelerini kullandı.

Demir, son günlerde İmralı’daki Abdullah Öcalan ile görüşen Dem Parti heyetini eleştirerek “Bu heyet gitti, İmralı’daki terörist başı, bebek katiliyle görüştü ki, bunu özellikle vurgulamak isterim. Kendileri gibi düşünmeyen Kürt halkının da katilidir. O PKK terör örgütü ve terörist başı Abdullah Öcalan, anayasal düzeni devirmeye teşebbüsten yargılanmış ve ölüm cezasına çarptırılmıştır. Ancak sonrasındaki infaz yasalarının değişimiyle, cezası ağırlaştırılmış müebbet hapse çevrilmiştir. Ancak onun gerekçe kararında, vatana hainliğiyle ilgili uzun uzun sayın mahkeme heyetinin kanaatleri vardır. Yeni paradigma. Ben şimdi bu örgütün paradigmasının ne olduğunu bilirim. O ‘demokratik konföderalizm’, ekolojik, demokratik toplum gibi kavramları savunur. Ona yazdırılan KCK sözleşmesinin özeti şudur: Dört ülkede parçalı bir Kürdistan, sonra Büyük Kürdistan; yani federatif bir yapı. Yani önce demokratik haklar, insan hakları, özerklik, federasyon, konfederasyon, bağımsız Kürdistan. Sonra da ne oldu? Fırat-Dicle havzası, Erzurum’a kadar olan enerji ve petrol kaynaklarının birleşmesi, buraların da bir zaman içerisinde İsrail tarafından işgal edilmesi’’ şeklinde konuştu.


‘EKONOMİK SORUNU OLMAYAN VATANDAŞ YOK’

Ekonomik sorunlar ve Terörle mücadele hakkında konuşan Demir; “Sizin ekonomik kırılganlıklarınız olmaması lazım. Bakın, toplumda anketler yayınlanıyor. Şu anda en önemli sorun ne diyor? Yüzde yetmiş dokuz oranıyla ekonomik sorunlar diyor. Ekonomik sorunu olmayan vatandaş yok. Bakın, işte sığınmacı ve düzensiz göç sorunumuz var mı? Var. Beyin göçüyle yetişmiş insanlarımız gidiyor. Gıda başta olmak üzere yüksek enflasyon.  TÜİK rakamları Geçen sene Ocak ayında, TÜİK bir yetkilisi dedi ki, ‘Bizim açıkladığımız rakamları vatandaş iki kat daha fazla hissediyor.’ Toplum, değerler ve inançlar üzerinden kutuplaştırılıyor. Sürekli bir kutuplaştırma aracı var. Bak, şimdi de neyiz? Ya biz tamam, diyoruz ki, bu çözüm süreci mi diyorsunuz? Abdullah Öcalan’ın getirdiği mektupla başlayan beklenti mi diyorsunuz? Ben bilmiyorum, ismini bile koymadınız. Sizin gibi düşünmeyen insanları niye ötekileştiriyorsunuz? Yok işte, efendim, barışın önünde engel yok, işte bunlar terörün bitmesini istemiyor filan. Bu hüküm cümlelerini kurmayı kendinize nasıl hak görüyorsunuz? Şimdi bakın, terörsüz bir Türkiye’yi istemeyen kimse yok, tabii ki, bunda sorun yok. Ama ne diyoruz? Bu terör örgütü, Türkiye Cumhuriyeti’ni parçalamak için kurulmuş bir örgüt. Bu terör örgütünün tasfiyesi zor mu? Bakın, Abdullah Öcalan, terör başı, İmralı’dan çağrı yapmasaydı, ne oluyordu? Heyetler gidiyor, geliyor, mekik diplomasisi yapılıyor falan. Yapmasaydı, bıraksaydı” ifadelerini kullandı.

Öte yandan İyi Parti Genel Başkanı Musavat Dervişoğlu’nun Kayseri ziyaretinin ertelenmesiyle ilgili şunları söyledi: “Sayın Genel Başkanımız Müsavat Dervişoğlu Beyefendi ile buraya gelmeden önce görüştüm. Cuma günü de Kırıkkale programında birlikteydik. Kendisi, cumartesi günü Kayseri İYİ Parti İl Teşkilatımızın özverili çalışmaları ve planlamaları doğrultusunda hazırlanacak bir programa katılmayı planlıyordu ve Kayseri’ye gelmeyi özellikle çok istemişti. Ancak, 21. dönem milletvekilimiz Yusuf Bey’in şu anda İzmir milletvekili olan abisi Hüsmen Kırkpınar’ın vefatı nedeniyle, eskiye dayalı dostluk ve arkadaşlık ilişkisi bulunan Genel Başkanımız, cenazeye katılmak zorunda kaldı ve bu sebeple Kayseri programına katılamadı. Ancak, İYİ Parti İl Teşkilatımızın alacağı tertip ve tedbirler çerçevesinde, kısa sürede Kayseri’ye gelerek görkemli bir program icra etmek amacıyla tekrar geleceğini değerlendiriyoruz.”