MAĞDURLAR ÜLKESİ Mİ OLDUK
O mağdurların yanlarında olmak isterdim.. Haber saatlerinde Televizyonu açtıkları an.. O mağduriyet görüntüleri gördükleri an.. Umut olacakları olarak gördükleri hükümet yetkililerin televizyondan anlattıklarını izledikleri an..
Ne hissetediyorlar acaba?.
Belki yanlarında olsam da anlayamazdım.. Tahmin ediyorum, çok acayip bir duygudur o.. Derin duygudur, onların yaşadığı mağduriyetleri kolay kolay ifade edilemez..
Belki, onlar da duygularını anlatacak kelimeler bulamıyordur..
Destek olmamız bu yüzdendir!..
Bizler olan bitene dışarıdan bakıyoruz.. Hükümetimiz bunlara sahip çıkar diyoruz.. Ülkemizde yaşanan Çırak/Stajer,Memur Emeklisi,Kademeli Emeklilik,Bağ-Kur,Taşeron işçileri,3600 gösterge ve benzeri mağduriyetlerin çözümünü Hükümetimiz sağlar diyoruz.. Beyler bu mağduriyeti yaşayanlara çözüm sözü veren beyler.Bu verilen sözler havada kalabilir olmamalı, aslında kalmamalıda, üzerinize düşeni çok ama çok yakında yerine getirmelisiniz..
Felsefi derinliği olan, tarihsel boyutu olan, yaşanmışlığı olan sözler.. Binlerce, milyonlarca insanımızı ilgilendiren sözler..
Bu açıdan bakınca olan biteni gördükçe üzülüyoruz..
Beynin sınırlarını zorluyor..
Bir gazeteci bir yurttaş olarak bakınca, baktığınız pencereye göre olan biteni izah etmeye çalışıyoruz.. Devletimizin sorunları haline dönüşen bu tür mağduriyetlerin çözüm adresi elbette siyasi muhalefet değil,siyasi iktidardır..
Bu mağduriyetlere sorun olarak bakarsınız..
Veya iktidarın dolayısıyla Cumhur İttifakının sorunu bu sorunlar diye bakarsanız. Hükümetin çözmesi gereken sorunlar diye yorumlarsınız.. Bu sorunu toprağa gömme hamlesi değil,çözme hamlesindeyiz der noktayı koyarsınız..
Olması gerekende budur..
Bu sorunlar Ülkenin dört bir yanını sarmıştır,iç içe geçmiştir.. Ayırt edilemeyecek haldedir..
Gelin çözüm gözüyle bakalım..
Gelin mağduriyeti yaşayanın sözüyle dinleyelim…
Mesela diye başlayalım.. Çırak/Stajyer veya Kademeli bekliyorsunuz..Ya da Memur emeklisiniz verileyen yasal haklarınızı istiyorsunuz.. Bunda ne var,bu tür sorunları çözebilecek gücümüz yok mu?..
Seçim meydanlarında yada haber bültenlerinde karşımıza çıktınız,onlarca vade bulundunuz yalan mı.. Ne yapacaklarınızı söylediniz.. Söz üstüne söz verdiler ama ne yaptıklarını görmedik..Verdikleri sözler meydanlarda kaldı..
Suçumuz ne?
Bilmiyorsunuz, söylemiyorlar..
Sorunlarımızı çözmüyorsunuz..Hükümetimizde bakamıyor.. Bu mağduriyetleri yaşamak zorundamıyız,diye düşünüp duruyoruz..
Çünkü, yaşadığımız mağduriyet bizleri yoruyor..
Bir bakıyorsunuz umut ışığı göründü görünecek diyoruz ama bir türlü o ışık görünmüyor..
Günler,aylar yıllar geçiyor.. Derdinizi Hükümete de, muhalefete de anlatamıyorsunuz.. Bazıları dinlemiyorlar.. Bu mağduriyetlerin çözülmesi lazım diyoruz ama bakmıyorlar..
Yapılacak bir şey var.. Hükümet çözecek..
Sorunlarımızı çözeceklere sığınıyorsunuz.. Bu mağduriyetler çözülsün istiyoruz..
Birkaç yıldır her sabah, her akşam dua ediyorsunuz..
Allah’ım bu mağduriyetler ülkemiz açısından bir an önce çözümlensin diye..
Allah’ım yarınlara kalmasın diye yalvarıyorsunuz..
Hayal mi bu!..
Hayır hayal değil, bu sorunların çözümü için birileri x Odalarında koşturuyor.. Dayanacak halleri kalmamış..
O an ne hissedersiniz? O an ne düşünürsünüz?
Gelin bu mağduriyetler ülkesi olmaktan kurtulalım…
Benden yazması!..