Gazeteci Azim Deniz, 5 Şubat 2024 tarihinde sabah saatlerinde evinin otoparkında silahlı saldırıya uğradı. Karnından ve bacağından yaralanan Deniz, ağır yaralı olarak hastaneye kaldırıldı. Olayın ardından tetikçi, Kayseri Emniyet Müdürlüğü ekiplerince Yozgat’ta yakalandı ve Kayseri’ye getirilerek tutuklandı.

Ancak hukukta nadir rastlanacak bir gelişmeyle tetikçi, yalnızca 3,5 ay sonra Kayseri Gültepe Cezaevi’nden serbest bırakıldı. Kamuoyunda büyük yankı uyandıran bu durum, bugün görülen karar davasıyla skandala dönüştü.

Kayseri Şehir Hastanesi'nde şüpheli numune kapları tedbir amaçlı değiştirildi Kayseri Şehir Hastanesi'nde şüpheli numune kapları tedbir amaçlı değiştirildi

Mahkemeden Skandal Karar

Kayseri 3. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen davada, Cumhuriyet savcısı mütalaasında sanığın "öldürmeye teşebbüsten" cezalandırılmasını talep etti. Ancak mahkeme heyeti, tetikçi Adem Tembel’e yalnızca 16 ay hapis cezası verdi. Bu karar, mahkeme salonunda şok etkisi yaratırken, Azim Deniz’in meslektaşları ve kamuoyu tarafından sert tepkiyle karşılandı.

Adaletin İflası: Azim Deniz Tepkisini Dile Getirdi

Gazeteci Azim Deniz, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda karara ilişkin sert eleştirilerde bulundu:

“Adaletin iflası ve skandal karar! Bana yapılan silahlı saldırının duruşması bugün sonuçlandı. Ağır ceza mahkemesi başkanı, saldırıyı gerçekleştiren tetikçiye yalnızca 16 ay hapis cezası verdi. Bir tweet attığım için 2 yıl 3 ay hapis cezası almışken, öldürme kastıyla hareket eden bir tetikçi sadece 16 ay ceza alıyor. Bu saldırının arkasındaki isimleri herkes biliyor, ancak mahkeme görmezden geliyor. Kararı avukatım elbette temyize götürecek. Ancak unutulmamalıdır ki herkesin bir hesabı varsa Allah’ın da bir hesabı vardır.”

Azim Deniz’in bu açıklamaları, adalet sistemine yönelik eleştirileri daha da alevlendirdi. Davaya bakan hâkim ve savcının meslekten çekilmesi gerektiğini vurgulayan Deniz, Kayseri’de adaletin talimatlarla işlediğini iddia etti.

Kamuoyunun Tepkisi Büyük

Mahkemenin verdiği 16 aylık hapis cezası, gazetecilik camiasında ve kamuoyunda "adaletin iflası" olarak değerlendiriliyor. Birçok kişi, adaletin yerini bulması için yetkilileri göreve çağırıyor. Davaya ilişkin gelişmelerin yakından takip edileceği bildirildi.