Kayseri’de doğuştan işitme engeli bulunan ve cihaz ile duyan Ahmet Yasin Göçlü ile Mehmet Çeper, baraj yarışlarından başarı ile ayrılarak Avrupa yarışlarına hazırlanıyor.
Kayseri’de doğuştan duyma engeli bulunan Ahmet Yasin Göçlü ile Mehmet Çeper, lisanslı olarak yüzüyor. Boğulma tehlikesi geçirdikten sonra yüzmeye başlayan doğuştan duyma engeli bulunan ve 2 yaşında sağ kulağından ameliyat olarak, koklear imlant cihaz (biyonik kulak) ile duymaya başlayan sporcu Ahmet Yasin Göçlü (15); “İmplantın yüzmeye şöyle bir engeli var; cihazı çıkardığımız zaman insanların söylediği şeyleri anlayamıyoruz. Antrenmanlara girmeden önce hocamızla 1 saat boyunca ne yapacağımızı konuşuyoruz, havuza girdiğimizde de göz göze anlaşıyoruz. Türkiye finali ve Gaziantep Vize Seçme yarışlarına gittik. Orada 6 yarışa girdim 5 barajı da geçtim. Önümüzde İstanbul yarışları var. Milli takım seçmelerinde başarıyla geçeceğime inanıyorum. Hedefim Avrupa’da Türkiye’yi temsil etmek ve İstiklal Marşımızı okutmak” ifadelerini kullandı.
ÇEPER: ‘13 YILDIR YÜZÜYORUM’
Doğuştan duyma engeli bulunan koklear imlant cihaz ile duyan Yüzücü Mehmet Çeper (19) ise Türkiye’de elde ettiği başarılardan bahsederek; “Yüzme öğrenmeyi istedim ve 13 yıldır yüzüyorum, Türkiye’de birçok derecem var. Gaziantep’teki yarışta da 7 barajı geçtim. Hedefim Avrupa şampiyonluğu” diye konuştu.
ANTRENÖR AYKAÇ: ‘ÖZEL ÇOCUKLARIN KALBİ DAHA GÜZEL’
Yüzme Antrenörü Haydar Aykaç ise antrenmanlarda öğrencileri ile nasıl iletişim kurduğundan söz ederek şöyle konuştu: “Özel çocukların kalbi daha güzel oluyor, daha temiz kalpli çocuklar oluyor. Genelde özel çocuklarla çalıştım. Üniversite tezim de bu konu üzerineydi. Özel çocuklarla bağ kurmak daha kolay. İnsanları kalpten seviyorlar. Onlara eğitim vermek beni daha da mutlu ediyor. Biz antrenmanlara başlamadan önce, antrenmanın kademelerini öğretmeden önce kendi aramızda işaret dili kullanıyoruz. Antrenmanda ne yapılması gerektiğini dışarıda önce konuşarak sonrasında yazarak bunu onlara işliyoruz. Sonra antrenmana girdiğinde ne söylemek istediğimi anlıyorlar. Göz göze ve kendi aramızda kurduğumuz işaret dilleriyle anlaşabiliyoruz. Bu çocuklar milli takım seçmelerinden sonra Avrupa gençlerde bizim bayrağımızı dalgalandıracak.”